Londra Maratonu'nda Filistin destekçisi bir grup, parkura atlayarak kırmızı tozlar döktü. Bu eylem, yarışın bir süreliğine durmasına neden oldu. Protestocuların amacı, İsrail'e silah satışını protesto etmekti. Olayın detayları ve maratonda yaşananlar haberimizde.
Londra Maratonu'nda Olaylı Protesto
İngiltere'de Youth Demand adlı Filistin destekçisi grubun üyeleri, Londra Maratonu'nun ünlü Tower Bridge geçişinde dikkat çekici bir eylem gerçekleştirdi. Koşucuların Londra'nın sembol köprüsünü geçtiği sırada parkura atlayan iki eylemci, kırmızı tozlar dökerek yarışı sekteye uğratmaya çalıştı. Bu provokatif eylem, maratonun seyrini bir anlığına değiştirdi.
Eylemcilerin amacı, İngiliz hükümetinin İsrail'e silah satışını protesto etmekti. Kenarda protestoya destek veren başka bir Youth Demand üyesinin şu sözleri duyuldu: "İngiliz İşçi Partisi hükümeti, Filistin'de soykırıma imkan sağlıyor. Soykırım devleti İsrail'e silah satmaya devam ediyoruz. İsrail'e silah satarak İngiliz yasaları ile uluslararası hukuku ihlal ediyoruz. Soykırımı durdurun." Bu sözler, protestonun temel motivasyonunu açıkça ortaya koydu.
Youth Demand'ın X hesabından yapılan açıklamada, Willow ve Cristy adlı iki eylemcinin, "İsrail'i silahlandırmayı durdur" yazılı tişörtlerle maratonun "Elit Erkekler" kategorisi koşusu sırasında parkura girdiği belirtildi. Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi: "Gazze'nin yiyeceği tükeniyor. Soykırımı silahlandırmak tüm sınırları aşmak demektir. Göz yummayacağız."
Polis Müdahalesi ve Gözaltılar
Londra Metropolitan Polisi, olayla ilgili hızlı bir şekilde harekete geçti. Eylemcilerin bir maraton görevlisi tarafından parkurdan uzaklaştırıldığı belirtilirken, polis tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Görevliye hemen polisler tarafından destek verildi ve iki eylemci gözaltına alındı. Boyanın tebeşir tozu olduğu ve koşucular için tehlike arz etmediği anlaşıldı." Bu açıklama, olayın vahametini azaltmaya yönelik bir çaba olarak değerlendirildi.
Maratonun Ardından
Londra Maratonu'ndaki bu olaylı protesto, hem spor dünyasında hem de siyasi arenada geniş yankı uyandırdı. Eylemin ardından, İsrail-Filistin meselesi ve İngiliz hükümetinin dış politikası yeniden tartışmaya açıldı. Maratonun organizatörleri ise, güvenlik önlemlerini gözden geçireceklerini ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli tedbirleri alacaklarını açıkladı. Bu tür olaylar, spor etkinliklerinin sadece birer yarışma olmadığını, aynı zamanda toplumsal ve siyasi mesajların da iletilmesine aracılık edebileceğini bir kez daha gösterdi.
